Gebelik Döneminde Beslenme Nasıl Olmalı?

Gebelik fetal (fetüs, plasenta, amniyotik sıvı) ve maternal (meme dokusu, uterus, vücut
sıvıları, kan hacmi ve maternal dokular) doku artışının olduğu, fizyolojik ve metabolik
olayların gerçekleştiği anabolik bir süreçtir. Bu süreçte annenin gebelik öncesi ve gebelik
süreci boyunca olan beslenme durumu hem kendi sağlığı hem de bebeğin sağlıklı büyüyüp
gelişmesi için oldukça önemlidir.

Gebeliğe sağlıklı bir vücut ağırlığı ile başlamak ve gebelik boyunca alınması gereken kiloyu
korumak oldukça önemlidir. Özellikle gebeliğin ilk aşamalarında fazla ağırlık kazanımı
anneyi, bebeği ve doğum sürecini olumsuz etkiler. Gestasyonel diyabet, bozulmuş glikoz
toleransı ve preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) yetersiz ve dengesiz beslenme ya da vücut
gereksiniminin üstünde beslenme sonucu yaygın olarak ortaya çıkan olumsuz maternal
sonuçlardır. Gebelikte ağırlık kazanımının fazla olması, doğum sırasında oluşabilecek
komplikasyon risklerini de arttırabileceğinden sezaryen doğuma yol açabilir.

Gebelik döneminde artan enerji gereksinimini karşılamak için ilk trimesterda (1-13 hafta) ek
enerji alımına gerek yoktur. İkinci trimesterda (14-26 hafta) 340 kkal/gün, üçüncü trimesterda
(27-41 hafta) ise 450 kkal/gün ek enerji sağlanmalıdır.

Gebelik döneminde makro besin ögelerinin dağılımı yetişkinlere önerilenlerle farklılık
göstermez. Günlük enerji ihtiyacının %55-60’ı karbonhidratlardan, %10-15’i proteinlerden,
%25-30’u yağlardan karşılanmalıdır. Başlıca enerji kaynağı olan karbonhidratlar, maternal ve
fetal glukoz gereksinimini karşılaması adına günlük en az 175 gram alınmalıdır. Alınan
besinin miktarı kadar kalitesi de önemlidir. Basit karbonhidratlar yerine kompleks
karbonhidratlar; düşük glisemik indeksli, rafine olmayan besinlerden yararlanılmalıdır.

Gebelik dönemindeki bu doku artışı protein gereksinimini de arttırır. İlk trimesterda 1g/gün,
ikinci trimesterda 9g/gün, üçüncü trimesterda 28g/gün olacak şekilde ek protein
sağlanmalıdır. Günlük protein miktarı 70 gramın altına kesinlikle düşmemelidir. Proteinlerin
de kalitesi gestasyonda oldukça önemlidir. Alınan proteinin en az yarısı hayvansal kaynaklı
gıdalardan gelmelidir.

gebelik dönemi

Vücudumuz için elzem olan yağ asitleri, hem enerji gereksinimini karşılamak hem de yağda
çözünen vitaminlerin emilimini sağlamak adına mutlaka karşılanmalıdır. Ülkemizde anne
adaylarına, diyet folat alımına ek olarak nöral tüp defektinin önlenmesi için, gebeliğin 12.
haftasına kadar 600mcg/gün ‘’folik asit takviyesi’’ sağlanmaktadır. İkinci trimesterdan
başlayarak 6 ay, doğum sonrasında da 3 ay süreli ‘’demir takviyesi’’ sağlanmaktadır. Ayrıca
ülkemizde çok sık görülmekte olan D vitamini eksikliği nedeniyle, gebeliğin 12. Haftasından
itibaren, doğum sonrası 6 ay boyunca ‘’D vitamini takviyesi’’ sağlanmaktadır.

Bu dönemde –özellikle üçüncü trimesterda- sık karşılaşılan problemlerden biri de
kabızlıktır. Kabızlık sorununun önüne geçilmesi ve bağırsak sağlığının korunması için diyetle
25g/gün posa alımı yapılmalıdır. Tam tahıllar, yağlı tohumlar, kuru meyveler, kabuğu ile
tükettiğimiz bazı meyveler, arpa, yulaf gibi posa kaynaklarından faydalanılmalıdır.

Anne adaylarının dikkat etmesi gereken maddeler:

Gebelik dönemi anne ve bebek sağlığı için çok önemlidir. Bu dönemde anne sağlıklı
ve dengeli beslenmeye özen göstermelidir.

Konuyu Maddeler Halinde Ele Alacak Olursak

  • Günlük gereksinim miktarınca su tüketilmelidir.
  • Fazla kafein alımı beraberinde düşük riskini arttırır. Günlük 200 mg kafeinin üzerine çıkılmaması önerilir.
  • Adaçayı, maydanoz, aloe vera, keten tohumu, sinameki, meyen kökü gibi rahim uyarıcı özelliğe sahip besinler tüketilmemelidir.
  • Sosis, salam, sucuk, pastırma gibi işlenmiş etler tüketilmemelidir.
  • Besin zehirlenmeleri ile karşılaşmamak adına yiyecekler taze iken tüketilmeli, pastörize edilmemiş çiğ sütler, küflü peynirler, az pişmiş etler vb. tüketilmemelidir.
  • Fazla cıva birikimi bulunan balıklar (avcı balıklar) tüketilmemelidir.
  • Rafine şeker ve hamur işi gibi glisemik indeksi yüksek olan besinlerin tüketilmemesine özen gösterilmedir.
  • Konserve ürünler yerine besinler taze tüketilmeli ve tüketilmeden önce iyice temizlenmelidir.
  • Gebelik sırasında aşırı ‘’A vitamini’’ alımı gebelik kusurlarına neden olmaktadır.

Sağlıklı yaşamın birinci basamağı yeterli fetal beslenme yani “fetal programlama”dır.
Sağlıklı ve dengeli beslenme programı ile anne adayları hem kendi sağlığını hem de bebek
sağlığını korurlar. Bu noktada gebelik sürecinde diyetisyenler ile birlikte ilerlemekte fayda
vardır.

Stj.Dyt.Ceren ERTEKİN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.